ruhsat

ruhsat
разреше́ние, позволе́ние

Türkçe-rusça sözlük. 2013.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Смотреть что такое "ruhsat" в других словарях:

  • RUHSÂT — (Ruhsat. C.) Ruhsatlar, müsaadeler, izinler …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • RUHSAT — (C.: Ruhas Ruhsat) İzin, müsaade. * Genişlik. * Kolaylık. * Fık: Kulların özürlerine mebni, kendilerine bir suhulet ve müsaade olmak üzere, ikinci derecede meşru kılınan şeydir. Sefer halinde Ramazan ı Şerif orucunun tutulmaması gibi. Vuku bulan… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • ruhsat — is., Ar. ruḫṣat 1) İzin, müsaade 2) İzin belgesi, ruhsatname Belediye doktoru tarafından tasdik edilerek gömülmesine ruhsat verilir. H. R. Gürpınar Birleşik Sözler ruhsatname arama ruhsatı çalışma ruhsatı defin ruhsatı satı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ruhsat — (A.) [ ﺖﺼﺧر ] izin …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • RUHAS — (Ruhsat. C.) İzinler, ruhsatlar, müsaadeler …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • ruhsatname — is., esk., Ar. ruḫṣat + Far. nāme Belli etkinliklerde bulunabilmek, kamu hizmet ve mallarından yararlanabilmek için kişilere, önceden belirlenmiş bazı şartlara uyma kaydıyla idarece verilen izin, ruhsat …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • izin — is., zni, Ar. iẕn 1) Bir şey yapmak için verilen veya alınan özgürlük, müsaade, ruhsat, icazet, mezuniyet Viyana dan döneli bir ay olmuştu ve izni üç hafta sonra bitiyordu. H. E. Adıvar 2) Bir kimseye çalıştığı yerce verilen tatil Yıllık iznini… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • müsaade — is., Ar. musāˁade 1) İzin, icazet, ruhsat 2) Elverişli, uygun olma durumu Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ruhsatlandırmak — i Ruhsat vermek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • eslenmek — vedâ etmek, tahsil i ruhsat etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tarhan — aff i umumi, imtiazlı, tarhan olan adamdan bir şey alınmaz, muharebede eline düşürdüyü ignami zabt eder ve bila ruhsat huzura gelir …   Çağatay Osmanlı Sözlük


Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»